Tansiyon şikayetiyle gittiği hastanede böbreğinde tümör olduğunu öğrendi, kapalı yöntem ile sağlığına kavuştu
ELAZIĞ’DA YÜKSEK TANSİYON ŞİKAYETİYLE HASTANEYE GİDEN 4 ÇOCUK BABASI HASAN ŞAHİN’İN BÖBREĞİNDE 2 SANTİMETRELİK TÜMÖR ÇIKTI. ŞAHİN, LAPAROSKOBİK PARSİYEL NEFREKTOMİ (BÖBREK KORUYUCU CERRAHİ) İLE BÖBREK TÜMÖRÜNDEN KURTULARAK SAĞLIĞINA KAVUŞTU
Elazığ’da yüksek tansiyon şikayetiyle hastaneye giden 4 çocuk babası Hasan Şahin’in böbreğinde 2 santimetrelik tümör çıktı. Şahin, Laparoskobik Parsiyel Nefrektomi (böbrek koruyucu cerrahi) ile böbrek tümöründen kurtularak sağlığına kavuştu.
Elazığ’da yaşayan 4 çocuk babası 57 yaşındaki emekli öğretmen Hasan Şahin, yüksek tansiyon şikayetiyle Elazığ Mediline Hastanesi’ne başvurdu. Yapılan tetkiklerde Şahin’in anjiyo olması gerektiği belirlendi. Fakat Şahin, böbreğinde de ağrı olduğunu söylemesi üzerine ultrason çekildi. Çekilen ultrasında Şahin’in böbreğinde 2 santimetrelik tümör tespit edildi. Hastane doktorları arasında yapılan görüşmede öncelik, tümörün alınmasına yönelik oldu. Üroloji uzmanı operatör Dr. Serhat Yentür ve ekibi Laparoskobik Parsiyel Nefrektomi ile kapalı bir şekilde böbreklerdeki tümörü temizledi. Anjiyo olup stent takılması durumunda hastaya bir yıl dokunamayacaklarını ve bu yüzden ilk olarak tümörü temizleme çalışması yaptıklarını belirten Op. Dr. Yentür, aksi taktirde tümörün vücuda yayılma riskinin olabileceğini kaydetti. Ayrıca operasyonun ürolojinin en zor ameliyatlarından biri olduğunu vurgulayan Op. Dr. Yentür, başarılı bir şekilde yapıldığını ve hastanın sağlığının iyi olduğunu söyledi.
İki hafta önce yüksek tansiyon nedeniyle kardiyoloji bölümüne başvurduğunu kaydeden Hasan Şahin “Uzman Dr. Murat Harman tedavi yaptı. Özellikle tansiyonun kalbi etkiliyor ve bunun için gerekli tetkikleri yaptı. Filmler çekildim ve sonucunda kalp damarlarımda kalınlaşma ve kireçlenme olduğu sonucunu söyledi. Ben özellikle son birkaç senedir susuzluktan dolayı böbreklerimde sorun olduğunu söyleyince beni ultrasona yönlendirdi. Ultrason sonucunda üroloji uzmanı operatör Dr. Serhat Yentür ile birlikte geldiler ve ’Böbrekte ciddi bir sıkıntı görünüyor açıkçası bir tümör var. Bu varken anjiyo yapamayız, kalbi bırakacağız tamamen böbreğe yöneleceğiz. Gördüğümüz kadarıyla bu tümörün başlangıcı. Bunu mutlaka önlememiz gerekiyor. Eğer önüne geçilemez ve Allah muhafaza kötü huylu olursa bu yayılabilir’ dediler. Oturup birlikte karar verdik. ‘Parça alıp patolojiye göndermektense olduğu gibi müdahale edip o bölgeyi alacağım. Parçayı temizledikten sonra göndereceğim. Bu zor bir ameliyat. Yapacağım yöntem yeni bir yöntem. Eğer sonuç kötü gelirse biz zaten işimizi yapmış olacağız’ dedi. Ben de kabul ettim. Kendileri gün verdi ve biz de geldik. Sağ olsun ekibiyle birlikte güzel bir operasyon gerçekleştirdi. Ameliyat güzel geçti. Op. Dr. Serhat Yentür ve ekibine, Murat Harman beye teşekkür ediyorum, sağ olsunlar. Gerçekten bu konularda uzman doktorlarımız var” dedi.
Operasyon hakkında bilgi veren Op. Dr. Serhat Yentür, “Hasan bey 57 yaşında bize sağ böbrekte 2 santimetrelik tümörle geldi. Tetkiklerimizi yaptık. Hasan beyin biraz sıkıntıları var. Sıkıntıları ise şeker hastası olması, kalple ilgili sıkıntıları var. Anjiyo olması gerekiyor. Böyle riskli bir hasta ama böbreğini korumak istedi. Kapalı yöntemle Parsiyel Nefrektomi dediğimiz sadece tümörü alıp böbreği koruduğumuz bir ameliyat tekniği uyguladık. Bu ameliyat ürolojinin en zor ameliyatıydı ama ameliyatımız güzel geçti. Kalp ve şeker hastalığı dışında hastamızın anatomisini incelediğimizde böbreği besleyen üç tane atardamar vardı. Bu işimizi daha da zorlaştırıyordu tabi ki. Ama Allah’a şükür hastamız başarılı bir ameliyat geçirdi. Bugün ameliyattan sonraki üçüncü günü. Bugün taburcu edeceğiz inşallah” diye konuştu.
Böbrek tümörlerinde erken tanının önemine değinen Op. Dr. Yentür, “Geç dönemde yapıldığı zaman tedavisi çok zor. Bizim sıkıntımız hastamızın şeker hastalığı ve kalp hastalığı olmasıydı. Kalpten anjiyo olması gerekiyor. Anjiyo olsa stent takılsaydı hastamıza bir yıl dokunamayacaktık. Riskli göze aldık ve durumu anlattık. Çünkü bir yıl içinde tümör ilerleyip büyüyüp parsiyel aşamayı kaybedebilirdi. Ya da vücuda yayılıp tedavi şansımızı kaybettirebilirdi. Hastamızla oturduk riskleri konuştuk, hastamız da bu riskleri göze aldı. Bizde ona her türlü konuda yardımcı olacağımızı söyledik. Allah’a şükür herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Güzel bir kapalı ameliyat oldu. Böbrekteki tümörü temizledik ama böbrek sağlıklı bir şekilde çalışmaya devam ediyor. Buradaki riskler şu 3 tane atardamar olunca üçünü ayrı ayrı ortaya çıkarmak ve onları geçici olarak kapatıp tümörü çıkarıp daha sonra yine o kapattığımız damarlara kan akımını sağlamamız lazımdı. Buradaki süremizde yarım saat. Yarım saatten daha uzun olduğunda buradaki böbrek artık fonksiyonunu kaybediyor. O da başarılı geçti, böbreğimizde güzel çalışıyor. Şuanda kan tahlillerimizin hepsi çok iyi, idrar çıkışlarımız çok iyi, hastamız da gayet iyi. Sıkıntıyı atlattık. Önümüzdeki süreçte hastamız kardiyolojiye gidip kalple ilgili tedavilerini tamamlayacak” şeklinde konuştu.