Sosyal Medya, Toplum İlişkisi

Günümüzde teknolojinin gelişmesi dijital medyanın ortaya çıkmasına zemin
hazırlarken dijital medyanın insanlar üzerindeki etkilerine yönelik farklı
saptamaların olduğu ortaya çıktı. Kişi asosyal hayatının verdiği hissiyatı örtbas
etmek için dijital medyaya yöneldi. Kendi yaşantısının oluşturduğu baskıdan
sıyrılmak ve hayal ettiği karakterde olmak için dijital medyaya bağımlı hale
geldi.

Çevre düzeyli ölçüde kişiyi etkiler fakat kişinin duygu durumu daha
baskındır. Kişi bu duygu ve düşüncelerin oluşturduğu hissiyata kapılarak
hayatında bir takım şeyler değiştirme ihtiyacı duyar. Dijital medya etkisi altına
aldığı bireyin düşünce ve fikirlerini , yaşam standartlarını kendine göre
uyarlayarak bireyin kendi karakterini oluşturmasını sağlar. Gerçek
yaşantısındaki rol dışında dijital medyada çevresine lanse ettiği rolü de üstlenir.
Kişi zamanla yaşantısından koparak dijital medyada oluşturduğu role bürünür ve
bu role bağlı kalmasına neden olur. kişiliklerin farklılaşması gibi duygular da
farklılaşır.

Dijital ortamda gelişen olaylara karşı birey asıl tepkisini göstermek
yerine kendisine empoze edilen tepkileri gösterir. Birey üzerinde çoğunluk
azınlığa göre daha baskın olduğu için doğruyu ya da yanlışı eleştiren yönünü
baskılar. Sonuç olarak sürü psikolojisinden etkilenip düşünemeyen , iletişim
kuramayan , kendini ifade edemeyen , neredeyse herkesle aynı bakış açısına
sahip olan bireyler ortaya çıkar. Asıl kişiliğiyle çatışan birey bir arayış
içerisinde olduğu için daima farklı kalıplara girer. Kendiyle sürdürdüğü
çatışmada psikolojik ve ruhsal olarak sorunlar yaratır. Psikolojik olarak çöken
birey davranışlarını sosyal çevresine yansıttığı için kendine ve çevresine zarar
verir. Buna bağlı olarak birey kendini toplumdan soyutlayarak yalnızlaşır.
Sosyal medya genel anlamda sadece birey üzerinde değil bir topluluk üzerinde
de hakimiyet kurabilir.

Propaganda ve pazarlama yönünden oldukça güçlü olan
dijital medyanın aynı fikre , görüşe , düşünceye , eyleme ya da herhangi bir fiile
sahip olan bireyleri aynı kutuplara çekerek bir topluluk haline getirir. Sosyal
medya toplumun bulunduğu etkileşimleri gözeterek kişilerin hesap akışına
desteklenen düşünce ve fikirleri barındıran benzer sosyal medya hesapları
önerir. Bir nevi pazarlama yöntemi olan bu eylem topluluğun sayıca artmasına
neden olur. Peki kullanıcı sayısının artmasının ne önemi var ? diye
düşünülebilir. Ancak amaç sadece kullanıcı sayısını arttırmak değil maddi
kazanç da sağlamaktır. Hem yoğun şekilde aktif olan kullanıcılar hem de sosyal
medya şirketi maddi kazanç sağlar. Bu tür pazarlama ve propaganda teknikleri
karşılıklıdır. Belli ideolojileri olan topluluklar birlik sağladığı gibi fikir
ayrılığına da neden olur. Farklı ideolojiler ortaya çıktıkça toplumlar arası
çatışma çıkar ve toplum bütünlüğü de bozulur.

Sosyal medya bağımlılığını
tetikleyen bu tür olaylar hem bireye hem de topluma zarar verir. Ancak bilinçli
olan birey dijital medya ve gerçek dünya arasındaki farkı anlayabildiği için
bağımlı ve bilinçsiz bireylere göre daha az düzeyde etkilenir. Bunun nedeni ise
sosyal medyanın algıyı yönetmesidir. Çünkü dijital medya bireye değil birey
dijital medyaya bağımlıdır. Bağımlılık problemi cozulmedigi sürece toplum
yıllarca köleliği yaftalasa da modern köleliğin kurbanı olur. Hür iradesiyle
kendini kendine düşman eder. Acınası olan ise fütursuzca kendilerini yok sayan
yine kendileridir.