Hobi olarak başladığı filografi sanatında, devlet sanatçısı oldu
ELAZIĞ’DA İNFAZ KORUMA MEMURU OLARAK GÖREV YAPAN AYHAN GÜNEŞ, YILLAR ÖNCE BİR SERGİDE GÖRÜP, HOBİ OLARAK BAŞLADIĞI FİLOGRAFİ SANATINI YAPARAK KÜLTÜREL MİRAS TAŞIYICILARI KURULU TARAFINDAN ‘KÜLTÜR BAKANLIĞI SANATÇISI’ SEÇİLDİ. GÜNEŞ’İN ÇİVİLERLE İŞLEDİĞİ BİRBİRİNDEN FARKLI ESERLER, GÖRENLERİ KENDİNE HAYRAN BIRAKIYOR
Elazığ’da infaz koruma memuru olarak görev yapan Ayhan Güneş, yıllar önce bir sergide görüp ardından hobi olarak başladığı filografi sanatında devlet sanatçısı oldu. Kültürel Miras Taşıyıcıları Kurulu tarafından ‘Kültür Bakanlığı Sanatçısı’ seçilen Güneş, Türkiye’de bu alanda 8 kişiden biri olmayı başardı.
Elazığ’da yaşayan infaz koruma memuru 2 çocuk babası Ayhan Güneş, 2013 yılında İstanbul’da bir sergide çivilerin telle süslenmesiyle oluşturulan filografi sanatını gördü. Ardından filografiye merak salan Güneş, kendini bu alanda geliştirmeye başladı. Evininin bir bölümünü atölyeye çeviren Güneş, çalışmalarını sürdürdü. Hobi olarak başladığı sanatı ilerleterek profesyonel hale gelen Güneş, Kültürel Miras Taşıyıcıları Kurulu tarafından ‘Kültür Bakanlığı Sanatçısı’ seçilmeye hak kazandı. 2013’ten bu güne 500 eser yapan Güneş, bunları açtığı 7 sergide gösterime sundu. Elazığ’da bu sanatı yapan tek kişi olduğunu aktaran Güneş, aynı zamanda Türkiye de bu alanda sanatçı unvanını kazanan 8 kişiden biri olmayı başardı. Yaptığı tabloları bir gün ile 4 ay arasında tamamlayan Güneş, müşterilerin beğenisine sunuyor.
Türkiye’deki 8 kişiden biri
Filografi sanatına 2013 yılında İstanbul’da bir sergide gördükten sonra başladığını kaydeden Güneş, “Daha sonra hobi olarak başladığım bu sanata ilerleyen zamanlarda profesyonel hale getirdim. Şimdiye kadar yaklaşık 500 tane eser meydana getirdim. 7. Kişisel sergimi açtım. Evimde şuan devam ediyorum, yeni bir sergiye hazırlanıyorum. Aynı zamanda bu sanatımın yanında ben kamu kurumunda çalışıyorum. Orada da bir atölyem var. Orada çocuklara ders veriyorum. Yakın zamanda Ankara’da bir sınav oldu. Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma Eğitim Merkezi Genel Müdürlüğünün bir sınavıydı. Filografi sanatçısı olarak oraya katılım sağladım. Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları Kurulu tarafından ‘Kültür Bakanlığı Sanatçısı’ seçildim. Bulunduğum bölgede tek kişiyim. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde bu sanat alanıyla ilgili tek kişiyim. Türkiye de ise 8 kişiden bir tanesiyim. Bu da benim için oldukça gurur verici bir durum. Cumhurbaşkanımızın deprem konutları tesliminde bir Elazığ ziyareti oldu. Çok sağ olsun evimizi ziyaret etti. Kendisine kendi imzasını ve adını yazdığım tabloyu hediye ettim. Bir gün süren tablolarım var, 4 ay süren tablolarım da var. Tablonun ebadı ve yazım şekline göre değişiyor. Fiyatı da ona göre değişiyor, 250 liradan başlayıp daha yüksek fiyatlara verdiğim de oluyor. Bu süreçten sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı adına devam edeceğiz. Aynı zamanda kamu görevlisi olduğum yerde genel müdürlüğümüzün bana açtığı atölye var. Orada çocuklara ders veriyorum. Oldukça faydasını görüyoruz. Hem rehabilite amaçlı hem psikolojik açıdan oldukça faydalı oluyor. Evde de çocuklarım yavaş yavaş başladı, onlar da inşallah öğrenecekler ve böyle devam eder” dedi.